Birkaç dakika içinde hayatınızı daha renkli ve keyifli kılabilirsiniz. Üstelik hızlı ve pratik bir şekilde... Hiçbir bedel ödemeden. Başlayalım.
Deneyim... Şu sıralar herkesin dilindeki kelime.
Farklı deneyimlere açık ol, statü ya da gösterişe değil deneyime para harca, seni anlık mutlu edecek objeler yerine hayat boyu hatırlayacağın deneyimler edin vesaire...
Hepsine katılıyorum elbette. Malum deneyim çağındayız. Deneyim ekonomisi çatısı altında yaşıyoruz. Şirketler, kuruluşlar ve markalar bize her gün "deneyim" pompalıyor; buna da sözüm yok. Hatta hayatımı o marka deneyimlerini tasarlayarak kazanıyorum.
Fakat itirazım var.
Deneyim sihirli bir kelime, doğru. Derin ve güçlü. Yaratıcı ve etkili. Ancak bazı zamanlarda kavram ulaşılması güç gibi gösteriliyor. Hatta kimi zaman sadece belli bir zümrenin tekelindeymiş hissi yaratılıyor.
Issız bir adada çift kişilik tatil, Afrika'da Safari, Toskana'da size özel kapatılmış bir bağ, kişiselleştirilmiş hatta bizzat sen kokan bir parfüm, sadece 10 misafir kabul eden Michelen yıldızlı bir restoran, tarifeli yerine özel uçak, helikopter turu, köpekbalıklarıyla yüzmek, mağarada akşam yemeği yemek...
Hepsi şahane anlar ve anılar. Ancak yaşamınıza farklı deneyimler katmak için dünyanın bir ucuna gitmenize ya da yüksek bedeller ödemenize gerek yok.
Aksine deneyim her yerde. Gündelik hayatın içinde. Ona ulaşmak ise bakış açısı meselesi. Özetle nereye nasıl baktığınızı değiştirin... Her gününüze yeni bir deneyim katın.
01. Farklı Ama Basit Şeyler Yapın.
İşe giderken farklı bir yol deneyin. / Nefret edeceğinizden emin olduğunuz bir film izleyin. / İçine daha önce girmediğiniz bir binayı ziyaret edin. / Çocuklarla dolu bir parka gidin. / Yetmezse bir ilkokulu gezin. / Birkaç yıldır konuşmadığınız birini arayın. / Annenizi arayın. / Dışarı çıkın ve koşun. Koşamıyorum diyorsanız yürüyün. / Dans edin. / Hep önünden geçtiğiniz sanat galerisine girin. / En yakındaki müzeye uğrayın.
02. Hayal Kurun.
Kendinizi başarmak istediğiniz şeyleri yapmış olarak hayal edin. Başarı anını canlandırın. / Dolar milyarderi olduğunuzu düşünün. / Kendinizi evsiz ve sokakta yaşayan birinin yerine koyun. / Tropikal bir adada mahsur kaldığınızı düşleyin. / Bir rock star olduğunuzu hayal edin. / Victoria's Secret defilesini en önden izlediğinizi düşünün. / Victoria's Secret defilesinde boy gösterdiğinizi düşünün!
03. Duyularınızı Uyarın.
Alışılmamış bir meyve yiyin. / Kokulu bir mum yakın. / Değişik bir parfüm satın alın ve kullanın. / Çalışırken müzik dinleyin. / Yumuşak bir yüzeye dokunun. / Çikolata yiyin. Kakaosu bol olsun. / Açık havaya çıkın ve orada iş yapın. / Buzdolabını açın ve ağzınıza bir parça buz atın.
04. Otoritenizi Sarsın.
Saatinizi 2 saat öne alın. Günü öyle geçirin. / Mesajlaşmayın telefon edin. / Telefon etmeyin yüz yüze görüşün. / Kollarınızı ters yönde kavuşturun. / Gün içinde adımlarınızı diğer ayağınızla atın. / Sağ elinizi kullanıyorsanız bir süre sol elinizle yazmaya çalışın. / Telefonu alışık olmadığınız kulağınıza dayayın. / Sabah uyuyun akşam çalışın. / 15 dakika çalışın, 1 saat dinlenin.
05. Oyun Oynayın.
Karmaşık bir lego seti satın alın ve partnerinizle keyfini çıkarın. / Hemen şimdi en yakınınızdaki kişiyle isim-şehir oynayın. / Satranca başlayın. Düzenli oynayın. / Briç deneyin. / Sokakta ya da sitede maç yapan çocukların oyununa karışın. / Bir dergi alın ve sadece resimlerine bakın. / Eski fotoğraflarınızı karıştırın. / Lumosity'e üye olun. Zeka testleri çözün. / Telefonunuzdan ve tek başınıza değil, arkadaşlarınızla masa başında, gerçek oyunlar oynayın. / Erkek arkadaşlarınızla poker gecesi düzenleyin.
Konu yeni deneyimler elde etmekse... Kimse sizden kara delik denklemi çözmenizi beklemiyor. Kasmayın. Rahat olun. Gerekirse saçmalayın. Hayatın tadını çıkarın.
Yaşamak dediğimiz şey... Başlı başına bir deneyim değil mi?
Comments